24 Aralık 2009 Perşembe

22 Aralık 2009 Salı

Rıza ÇALIMBAY'ın eskisehirspor.com a açıklaması


"Maalesef hoş olmayan günler geçiriyoruz. Youla'nın kadro dışı kalma sürecinden önce, kendisi parasını alamadığını Antalya'ya gelmek istemediğini söyledi. Halbuki kendisi ödemelerini tam almaktadır. Ardından sakat olduğu için gelmek istemediğini belirtti, sakatlığı da bulunmamakta. Biz kendisiyle konuştuk hala ısrar edince durumu yönetim'e bildirdik. Yönetim de kadro dışı bıraktı. Bu çok doğru alınmış bir karardır.
Antalya maçı için Youla'ya "forvetimiz yok bu maçta sana güveniyoruz, Diyarbakır maçını unut" dedik ama o, Antalya maçında kendini affettirmek yerine maça gelmemeyi tercih etti. Ama burası Eskişehirspor kulübü olduğunu unuttu. Yaptığı takım arkadaşlarına,camiaya ve taraftara ihanettir. Taraftarlarımız bu şekilde davranan hiç bir kişiye de prim vermemelidir.
Youla geçen sene oynadığı maça göre para alırken, bu sene garanti para almaktadır. Farkı siz görün. Bu seneki Youla ile geçen seneki Youla arasıdna dağlar kadar fark var.
Bundan önce de buna benzer disiplinsizlikleri olmuştu fakat biz bunları bir şekilde tatlıya bağlayıp kimsenin zarar görmemeisni sağlamıştık. Ama bu bardağı taşırdı.

Gazetede geçen açıklamaları okudum. Ama bu tür lafları Youla'nın söylediğine inanmıyorum. Yazar ile de görüştüm, Youla'nın bunları söylediğini ispat edemiyor. Ben de bu yazı üzerine dava açtım. Hukuki süreç sonunda belli olacak. Menajerler Youla'nın kadro dışı kalacağını öğrendiğğinde "bunu açıklamayalım biz onu hemen satalım" dediler.. Böyle birşey mümkün mü, hiç olur mu. İstedikleri olmayan menejerlerin bu tür açıklamaları yazdırdığını düşünüyorum."

Devre arasında transfer düşüncelerini sorduğumzu Rıza Hoca, bu konuda da şunları söyledi:
"Bu sezon yabancı transferi yapmayan tek takımız, eğer bütçemize de uygun olursa, düşündüklerimizden bir tanesini iyi bir yabancı transferi ile gerçekleştirmek istiyoruz. Forvete 2, sol açık/hücüm pozisyonuna 1, ve lider konumunda orta sahaya da bir oyuncu düşüncemiz var. Batuhan konusunda çalışmamız devam ediyor. Bir kaç güne kadar ne olacağı belli olur"

Burak konusuna da değinen Rıza Hoca şunları söyledi
"Burak'in Fenerbahçe maçından sonra söyledikleri yanlış anlaşıldı. Eğer Burak'ın, sanıldığı gibi, düşünceleri olsaydı zaten maçta oynamak istemezdi. Tam aksine kendisi bana gelerek, "hocam sakın kiralık oyuncusuyum diye düşünmeyin, Fenerbahçe maçında oynamak istiyorum" diye geldi, ve o maçta da oldukça hırslı oynadı ve , çabası sonucu maçı da sakat tamamladı."

"Taraftarımızdan tek ricam, takıma, oyuncularına sahip çıksınlar, bu desteği kesmesinler. İkinci yarı çok iyi bir takım seyredeceğiz "


kaynak:eskisehirspor.com


Peki ama kim haklı kim suçlu?
youlanın diyarbakır maçında kaçırdığı gollerden sonra ve verilen kayıplardan sonra taraftarın da sabrı iyice taşmaya başladı,üstüne de bu olay işin tuzu oldu.

Eskişehir yanıyor


Youla’dan ağır sözler
Ülkesine gitmek için istediği izne olumsuz yanıt almasına rağmen bavulunu toplayıp, Eskişehir’den ayrılan Youla dün çarpıcı açıklamalar yaptı. www.hurriyet.com.tr’ye konuşan Gineli oyuncu, teknik direktör Rıza Çalımbay için ‘sahtekar’ ifadesini kullanırken, “Bir daha kesinlikle o adamla çalışmam. Yönetim de onun gibi. Rıza Çalımbay sürekli başkanın arkasından konuşuyor. Bana ‘onlar yönetici falan değiller, onların hepsi yalancı. Sen onları boşver bana inan’ diyordu” açıklamasını yaptı. Teklifler aldığını vurgulayan Youla’nın Bursaspor ile görüşmeler yaptığı ve bu kulübe çok yakın olduğu öğrenildi.

‘Konuşmaya hakkı yok’

“Kendisine tek kuruş borcumuz yok” diyen Eskişehirspor Başkanı Halil Ünal, “Mukavelesi olan bir futbolcumuz ve istersek futbol hayatı biter. Bunlar çirkin açıklamalar. Biz istemediğimiz sürece hiçbir yere gidemez” diye konuştu. Youla’ya dava açacağını söyleyen teknik direktör Rıza Çalımbay ise şunları söyledi: “Youla, Eskişehirspor’a ve takım arkadaşlarına ihanet etti. Çok haksızlık yaptı. Şu anda arkadaşlarını yalnız bıraktı. Youla’nın insanları suçlamak gibi bir hakkı bulunamaz. Yönetim de biz de böyle disiplinsiz hareketlere izin vermeyiz. Youla’ya güvenmiştim, hatta Beşiktaş’a da götüren bendim.”

13 Ekim 2009 Salı

The Damned Bizans...

      Öncelikle antep maçından beri yazı yazamadık.Özel bazı işlerimizden dolayı sanal aleme uzak kaldık.Bunun için herkesten özür diliyorum.
       Geri dönüşü ise iddaalı bir yazıyla yapmak istedim.Yakın zamanda piyasaya çıkan bir film var.The Damned United.Link falan vermeyeceğim.Zaten heryerde var film.Film Nottingham Forest efsanesini yaratan,Brian Clough isimli (mourinho x 10) karakterdeki bir teknik direktörün,kısa süren leeds united macerasını anlatıyor.Filmde teknik direktörümüzün önü leedste bir şekilde kesiliyor ve leedste başarısız olması sağlanarak yollanıyor.Daha sonra da Nottingham Forest i önce İngiltere 1. liginde ardından avrupada zirveye taşıyor.Hikaye genel olarak bu.İsmi de leeds hocanın önünü tıkadığı için leeds united a giydirmek amaçlı bir manaya geliyor.




     Başlığımı da burdan esinlenerek bir kıyasla seçtim.Ne kadar doğru ne kadar yanlış tartışılır.Buna okuduktan sonra karar verelim.Öncelikle benim Brian Clough yerine koyduğum ana karakter klubümüzün efsane teknik direktörü Abdullah Gegiç olacak.Öncelikle efsane hakkında birkaç bilgiyle başlayalım.Abdullah Gegiç 1924 yugoslavya doğumludur.1966 Yılında Partizan Belgrad takımın CL de finale yükseltmiştir.Finalde R.Madride yenilmişlerdir.Bundan sonra Türkiye macerası başlamıştır.1967-71 yılları arasında Eskişehirspor u çalıştırmıştır.Daha sonra Türkiye de 3-4 takımı daha çalıştırmış.Ama asıl devrimi Eskişehirsporda yapmış.Lig ikinciliklerinden tutun da Cumhurbaşkanlığı kupasına kadar,avrupa da turlara kadar bir çok başarısının baş mimarıdır.Anadolu ihtilalini başlatan kişi kendisidir.Bizim EsEsli olmamızda aslında babamızdan çok hakkı vardır diyebiliriz.Kendisi futbol konusunda mükemmel bir bilgiye ve tecrübeye sahiptir.Daha sonra Türk vatandaşlığına geçip,bugün imparator(!) diye bahsedilen kurtarıcılara çok fazla rehberlik yapmıştır.Bunun en yakın ve en büyük örneği şudur.EURO 2008 den önce milli takımı birkaç kez izlemiş ve kondisyon eksikliğini görmüş.Hemen fatih terime kondisyoneri tavsiye etmiş ve belkide 90+ larda yazılan destanın mimarlarından olmuştur.Ama bunu %1 imiz bile bilmiyoruz.2. örnek ise bir röportajından.Sanırım 3-4 sene önce Türk futbolu üzerine yapılan bir röpartajda şunları söylemiş kendisi;'Artık futbolda mevkii kavramı yavaş yavaş bitiyor.Her futbolcu her mevkide oynayabilmeli.Bir defans oyuncusu ortasaha gibi oyun kurabilmeli,bir forvet oyuncusu stoper gibi takımı savunabilmeli'.Aynı zamanlarda da Alex Ferguson un şu cümlesini hatırlıyorum.'Zamanı geldi'o'shea yı ortasaha da oynattım.'Bunun adını da koetik futbol koydular spor yazarları.Oyun kurucu stoperler,teknik önliberolar şu an takımlara en çok lazım olan oyuncular.Burda Abdullah Gegiçin ne kadar bilgili ve ileri görüşlü olduğunu göstermek için yazdım.Mekanı cennet olsun.Allah rahmet eylesin.Kendisi çok disiplinli ve terbiyeli,antreman sahasını elleriyle temizleyecek kadar amatör ruhlu,ama aynı zamanda en orjinal ve çağdaş yöntemleri takımına uygulatacak kadar da profesyonel biriymiş.Sağolsun bazı derneklerimiz vefa gecelerinde onu da sürekli çağırdılar ve ne kadar sevildiğini özlendiğini gördü.Aynı zamanda stadımızda bir kapının ismi Abdullah Gegiç kapısıdır.


    

           Abdullah Gegiç hakkında bu kadar bilgiden sonra asıl anlatmak istediğim ve filmle bağdaştırdığım nokta şu.Nasıl leeds te brian clough un önü kesildiyse,Gegiç önderliğinde de ES-ES in önü o yıllarda kesilmiştir.Brian Clough daha sonra yapacağını yapmış ama asla Leedste kazanamadığı başarılar kadar kıymetli olmadığı belli.Çünkü milli takım teklifi bile gelmemiş kendisine.Onlarda leeds e geçirmiş filmde.Bende filmi izledikten sonra şunları düşündüm.Eğer o gün kendisi önderliğindeki devrim amacına ulaşabilseydi.En azından bir şampiyonluk yaşayabilseydik,bu düşüş olur muydu?Kesinlikle olmazdı.Artı o zaman yıkılabilseydi bu düzen,belki şimdi Fatih Terim gibilerinden,yancı ve alaycı istanbul medyasından,sadece 3-4 tane zenginin kucağında dönen futbol federasyonundan,oyuncak gibi kurulup düşürülen takımlardan,ligi 3 takımdan ibaret gören yayıncı kuruluşlardan,görev adamı hakemlerden çok daha uzak olacaktık.Bir futbol ülkesi olacaktık.Bir ekolümüz olacaktı.Bunu bugün çoğu aklı başında spor yazarı söylüyor.Hatta akşam gazetesi sanırım orada bir yazar; ' Önü kesilmeseydi Eskişehirspor un şu an ülkemizde bir Barcelone sisteminde ve gücünde bir futbol akademisi,en azından bir ajax bir porto olabilirdi' demişti.Biz eğer bir premier lig gibi bir lig olamadıysak,Nottengham Forrestlerin önü tıkandığı için olamadık.Bu filmi izledikten bir kez daha karar verdim ki;Kahrolsun bozuk düzen,kahrolsun bizans oyunları ve felsefesi...(Yanlış anlaşılmasın şunu da belirteyim bizans asla istanbul takımlarına hitap şekli değil bozuk düzenin bir takma ismidir.Yani coğrafi/tarihi bir terim değil,bir deyim olarak kullanılmaktadır-bizans entrikaları vs... )

18 Eylül 2009 Cuma

ESKİŞEHİRSPOR:3-Gaziantepspor:2 / Şimşeklerin bayram hediyesi..



   Öncelikle herkesin bayramı mübarek olsun.Bu bayram hediyesi niteliğindeki galibiyet hepimizi çok mutlu etti.ESESİMİZE sonsuz teşekkürler
   Maça gelelim.Ben taraftardan başlamak istiyorum.İftarı stadda yapmak,25 liraya standartların altında bir stada girmek fln bunlar artık bizim için olağan şeyler oldu.Maçla alakası olmayan insanlara anlattığımızda dedikleri tek birşey var.'Delisiniz siz..'.Taraftar her zamanki gibi bayram öncesi,arefe demedi.Stadı fulledi.Girişte bu defa birazcık daha rahatlık vardı.İlk yarıda yenilen gole rağmen destek bitmedi.Ancak normaldi tribün ilk yarı.İkinci yarı birşeyler oldu anlamadım.Geçen sene bıraktığım kızılcıklıya girmediğime pişman oldum diyebilirim.Şinanari normal tempoda yapılırken birden gırtlaklar patlarcasına gelen kırmızı....Açık ses daha fazla gelince kendinden geçti sanırım.Hiç kalkmayan lise tarafı bile ayağa kalktı ve uzun süre karşılık verdi.Ama hiç durmadan hiç susmadan.Yok arkadaş kimse anlatmasın yok desibel rekoru,yok uefa hayran,futbolcu hayran şu hayran bu hayran..15 bin kişi aynı anda bağıran aynı anda destek veren ve golü attıran başka bir taraftar yok bu ülkede.Ne 10 milyonluk şehirde yaşıyoruz,ne de yüksek gelirli bir şehiriz.İşçi memur esnaf öğrenciyiz hepimiz.Ama 7 den 70 e aynı inanç aynı ruh.Allah bozmasın.BandoESES ide unutmamak lazım.Açığın bugünlere gelmesinde en büyük katkı onların.
   Sahanın içine girersek,11 beklediğimizi gibiydi.Kalede ivesa kalitesi,artıları ve eksileri belli bir kaleci.Aynı golleri yer aynı şutları kurtarır,aynı hataları yapar.Topu oyuna erken soksa komple bir kaleci olacak süper lig için.Defansta cezalı el saka yerine saffette klasik oyunun dışına çıkmadı.O ve vucko beraber oynayınca araya atılan toplarda zayıfız.Ancak havadan geçit vermiyoruz rakibe.Yıpratıcı bir yapısıda var saffetin.Vucko ise sanırım geldiğinden beri en güzel oyunlarından birini oynadı.Golde de asla öyle bir vuruş beklemezdim kendisinden.Çok teknik bir vuruş yaptı.Forvetlere böyle vurun hacım der gibiydi :). Sevincide zaten insanı duygulandırmaya yetti.Bu adamda ayrı bir taraftar sevgisi var.Maçtan sonra gösterdi zaten.Ayrıca tebrik ederim.Koray ilk yarıda iyi değildi.Sürekli adam kaçırdı.Ancak ikinci yarı çok iyi başlamamızda önemli rol oynadı.Sürekli ortasahaya yardım etti.Golü ise jeneriklikti.Erman hocanın deyişiyle köküne kadar girmiş:)Murat ise takımda ileri uç dizilişinden en muzdarip futbolcu bence.Önünde iyi bir sol açık olmadığı için sürekli topu havadan rasgele oyuna sokuyor.Rakip hızlı gelince yalnız kalıyor.Bu da ataklarımıza kötü etki ediyor.Yine de defansımız zor anlar yaşıyor.Bence hala sorunsuz diyemeyiz.
  Orta sahamız doğanın gelmesi ve ragıpın kenara alınmasıyla bence en verimli hale geldi.Doğa genel olarak iyiydi.Topu dikine oyuna sokuyor,yerden oynamaya gayret ediyor.Ancak top taşıma işinde bazen yalnız kaldığı için çok zorlanıyor.Yorulduğu anlarda pas hatası ve ve top kaybı yapıyor.Aynı şey bülent içinde geçerli.İleride ayağında top tutan biri olmadığı için bu ikilinin hataları ciddi pozisyon olarak dönebiliyor bize.
İleri uç için ise nasıl bir taktikle oynadığımızı anlamıyorum.Bizim gol taktiğimiz nedir??Mehmet yılmaz-youla-ümit bir arada oynayabilecek futbolcular mı tartışılır.Çünkü hepsi kaleye sırtı dönük duruyor.Ümit gelip ortaya top almaya çalışıyor.Oysa mehmet ümit ikilisinden biri yedeğe çekilse bülentle hem rahat top tutarız.Hemde yerden paslaşarak daha rahat pozisyona gireriz.Ancak bülentin geçen seneyi aratması,ümitin 2 tane adam bağlaması,mehmetin tecrübesi ve formu,youlanın takımın yarısı olması bunları zorlaştırıyor.Allah rıza hocanın yardımcısı olsun.Bu kadar hücumcuyla yine güzel taktik yapıyoruz.Burak ilk yarı kötüydü.Ancak ikinci yarı hareketlendi.Duran toplarda sürekli yerden orta açtı bir ara.Ümit gol yollarında tutuktu.Penaltıdan golü iyi oldu.En azından golü attı.Youlanın burdaki jesti de önemli.Gol krallığında 4 golü olacaktıSakatlığıda mühim değilmiş.Mehmet bildiğimiz gibi.İlk yarı bi kafa topunda yüzde yüzlük golü kaçırdı.Ancak 70 ten sonra yoruluyor.Oyuna sonradan giren ragıp ve serdar ise bence kötüydü.10 dakikada yoruldulr.Rıza hoca kenarda biz tribünde çıldırdık.Son dakikalar geçmek bilmedi.Rıza hoca onları rakibi defansa yaklaştırmasınlar diye aldı.Ancak onlar ruhsuz davrandılar.Umarım ders almışlardır.
  Evimizde kaybetmiyoruz.Gol yiyince bir şekilde atıyoruz.Takım maçın büyük bölümünde savaşıyor.Arkadaşlık üst düzeyde takımda.Bunlar bizi sevindiren ümitlendiren şeyler bu sezon için.Bizim nesilin gördüğü en büyük başarı şu an bu.3 yüz.Namağlup 4 takımdan biriyiz.Ancak ayaklarımız yere sağlam basmalı,hedefimiz sağlam adımlarla gitmek.

15 Eylül 2009 Salı

Başkent Uğursuzluğu bitmedi..Gençlerbirliği:2 ESKİŞEHİRSPOR:2.

     Öncelikle elimde olmayan sebeplerden dolayı yazı baya gecikti.Normalde maç ardından yazacaktım hemen.Ancak ankaralı dostlardan kurtulamadım.Dün akşamda ttnet in azizliğine uğradık.Gecikmeden dolayı özür dilerim.
     Maça gelecek olursak,yine stadda izleme fırsatı buldum.11 de beklediğim oyuncular çıktı.Maçtan öncede belirtmiştim.Ragıpı kesip ortasahada bülent ertuğrul ve doğa tercihi en doğru hamleydi.Bundan ötürü rıza hocayı tebrik ederim.Kalede ivesa sezon öncesi verdiği güvensizliği tamamen kaldırdı.Gollerde pek yapabileceği birşey yoktu.Bir iki karşı karşıya pozisyonda güzel yer tuttu.Zamanında müdahalede bulundu.Ancak topu oyuna sokuşlarda birazcık daha kendini geliştirmesi lazım diye düşünüyorum.Koca maç boyunca sanırım birkez elle yerden topu oyuna soktu.Zaten kilitlenmiş olan forvete sürekli degaj dikmek hiç birşey getirmedi bize.Defansa gelince; Koray,Elsaka,Vucko,Murat dörtlüsünden kırmızı karta kadar sadece murat birazcık aksadı.Elsaka ve vucko takımda oyun kurucu eksikliğini en çok hisseden futbolcular.Maçın bir bölümünde birbirlerinie 6-7 kez pas attılar.Çünkü oyun kuracak kimse yok.Gençler birliği beklediğimizden kontrollü başladı maça.Özellikle youlanın etrafında sürekli 2 adam vardı.Bizi oynatmamaya çalıştılar daha çok.Ancak bizden de çok baskı göremeyince isabetli paslarla ortasahamızı geçmeyi denediler.Bazen bunu başardılar.İlk golde olduğu gibi.Orta sahada doğa ve bülent çift önliberoda iyiydiler.Defansa da ileriyede katkıları iyiydi.Özellikle doğa sakatlıktan çıkar çıkmaz bu performansıyla sevindirdi bizi.Golüde alkışı hakediyordu.Sanırım daha çok izleyeceğiz bu gollerden.Ancak benim takıldığım asıl nokta,bir deplasman maçında ümit mehmet ikilisinden biri kesilmeliydi.Bülent kocabey sahada olmalıydı.Ancak sanırım mehmet yılmazın ankara tecrübesinden dolayı hoca onu sahada görmek istedi.Mehmet Ümitle beraber fazla markaj altında kaldı.Kontralarda topu iyi kullandılar.Ancak gençlerbirliği kapandığında youlayla beraber ikisininde yapacak fazla birşeyi olmadı.Burası kırmızı karta kadar olan maçtı diyebiliriz.
     Kırmızı karta gelince belki o kart olmasa başkent uğursuzluğunu delmiş olacaktık.Ancak futboldunda sanırım güzel yanı bu.Beklemediğimiz şeyler her an olabiliyor.Ancak bence ikinci sarıdaki faul gereksizdi.Gol olacağı kesin denemez.İvesa çıkmıştı.Artı gol olsa bile 2-2 olacaktı ve yarım saatlik sürede tekrar öne geçebilirdik.Elsaka gibi çok profesyonel bir futbolcu artık bu huyundan vazgeçmeli.Bunları düşünmeli Onun yerine giren saffet sırıtmadı görevini yaptı.Serdar sanırım bize en yararlı senesini geçirecek.İyi bir yedek oldu.Bülent Kocabeyi ilk11 de bekliyorduk.Sonradan oyuna girsede kendini göstermesi için yeterli süresi yoktu.Daha erken alınsa ileriyi birazcık karıştırabilirdiYinede alınan bir puana sevinmedik denemez.Sonuçta ligin formda ekiplerinden birine sahasında atılan iki gol var.Galibiyeti kaçıran taraf biz olduk.Geçen senenin aksine deplasmanda başarılı bir takım izleyebiliriz bu sene.Bu hafta da takımı 3. sırada görmek gerçekten çok keyifli.Ancak ayaklarımız yere sağlam basmalı.Kadromuz yeterince derin değil ve bu sene sanırım ilk 5 yerine ilk 8 birazcık daha gerçekçi bir hedef olur.Bunun netleşmesi için henüz erken.
    Taraftarımız yine her zamanki gibi muhteşemdi.Ancak olaylar bizleri de üzdü.Yinede ben fazla kızmıyorum taraftara.Maça 1 saat kala kapılarn açılması hangi akla hizmettir yıllarca anlayamadım.Daracık kapılarda ezilme tehlikesi yaşadık.Artı polisinde otopark olayında tutumu hoş değildi.Meşale olayında tepki bence doğruydu.Ankara polisi herkese öyle davranabilir.Ancak hiç kimse eskişehirspor taraftarına vurma hakkına sahip değildir.Bu konuda yurdum emniyeti kendini birazcık daha geliştirmeli komple davranmalıdır.BandoESES in içeri alınmaması ise tam bir rezalettir.Milyarlık aletlerin son model davulların sahaya atılacağını falan mı düşünüyor bunlar anlamıyorum??Yönetim ise büyüklüğünü(!) gösterdi gene.Ülkede takımın taraftarın bu kadar güzel reklamını yapan bir oluışuma en ufak bir destekte bulunmadılar.Bundan sonra onlara söylenecek tek söz var.Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz..
     Nice deplasman galibiyetlerine inşallah...

10 Eylül 2009 Perşembe

Gençlerbirliği- ESKİŞEHİRSPOR maçı.. (Ankara yolcusu kalmasın..)

 
        Öncelikle milli maçlarla ilgili kısa bir yorum yapmak istiyorum.Öyle ya da böyle gemi kaçtı.Zaten Estonya ve Belçika maçlarında gitmişti bu gemi ya.Genede euro 2008 den kalma hastalığımız son ana kadar umutlu olduk.Dedik bırakalım şahıslara olan hıncımızı ve milli zaferler için dualar edelim.Ancak olmadı.Herkes faturayı birilerine kesti kendince.Ben teknik ekibe kestim.Oyuncu seçimi falan değil artık.İspanya maçlarında gördük,bosnayı da gördük.İki takımda aynı şeyi gösterdi bize.Büyük maçlara hazırlanmak futbolculara aşırı gaz verip,rakibi düşman gibi görmekle olmuyor.Maçın önemini profesyonelce anlatacaksın futbolculara.Bir sistemin olacak,gazın değil.Kimse ahım şahım futbol oynamadı işte önemli maçlarda.Rakibi iyi analiz ettiler.Sakin oldular mücadeleci oldular.İşi bitirdiler.Ben fatih terimin yerinde olsam bosna hocasını arar bu işi nasıl yaptın diye sorarım.Eminin ne reklam filmi çekmiştir,ne de soyunma odasında terör estirmiştir.Arjantinde sakata geldi.2010 dünya kupası iptal olsa yeridir. :) Çok istemiştim bu kupada ülkemizi görmeyi.Ancak nasip değilmiş.Artık gereken yapılsın.Kim gidecek kim kalacaksa...

  Dönelim ligimize.Ekibimiz bilindiği gibi yıllar sonra 3. oldu.Taraflı tarafsız herkes artık bizi üstlere koydu bir şekilde sezon sonunda.Anketimize de baktığımızda oy kullanan 46 kişiden büyük çoğunluğu takımımızı ilk 8 de görmüş.Sezon başında fikstüre bakınca bizde 7. haftaya kadar namağlup gitmenin imkanlı olduğunu görmüştük.Ben hala Ali samiyene namağlup gidebiliriz diyorum.Ancak gençler maçı bence en zor maç olacak.Öncelikle Gençlerbirliği her zaman biz ters gelen bir ekip oldu.Asaşı bile :) Ancak artık futbolda bunlara da yer yok tabiki.Çıkar sahaya topunu oynarsın.Yinede gençlerbirliği bize ters gelen oyunu oynuyor.Zayıf hatta hiç olmayan ortasahamızdan sağlam geliceklerdir.Zaten geçen haftalarda gördük ki ayağa pasve orta saha presi takımın oyun tarzı direk.İleri uçta da kahe ve mustafa pektemek önemli futbolcular.Kalecileri serdar eski günlerine dönmek istediğini belli ediyor.Hocaları da her nekadar süperligde yeni olsada bizi iyi analiz ettiğini söylüyor.Bence baktı.Youla Ümit Burak ı gördü.Onları bağlarsam bu takım kitlenir.Defansları kötü dedi.Bunu bir maçımızı izleyen kişi söyler.Rıza Hoca dan ortasahaya takviye,çift önlibero bekliyorum.Hatta ragıpa müsade edilip bülent ertuğrul ve doğayla başlarsa rakibi daha rahat durdurur ileriye daha iyi takviye yaparız diye düşünüyorum.Bence maçın kilit noktası burası olacak.Ne mehmet yılmaz ne ümit ne de youla tercihleri maça etki eder.Diğer tercihler hocaya kalmış tamamen.Eğer ortasaha hakimiyetini alırsak çok rahat puan alırız.Biz taraftar olarak gene tribünde yerimizi alacağız.Bilet fiyatları her nakadar pahalı olsada biz bahçelievler stadına bile 20 liraya girmiş bünyeler olduğumuz için midemiz bu fiyatları kaldırır.15 Lirada bırakmış sayın cavcav.Kendisine selam ederim.Bekle ankara....Eskişehir geliyor..

4 Eylül 2009 Cuma

Bursaspor: 2 ES-ESİM : 0

















Maç olaytvden naklendi.Son bir iki dakikaya kadar izledim.Ama izlemez olaydım.Bi bursanın yedeklerine bakıyoruz.Birde bizim yedeklere.Oruç ramazan sıcak fln bunlarıda göz önüne alabiliriz belki.Ama bi Adem sarı dan volkan şen performansı beklerdim ben.Ancak sadece birazcık ışık Veyselde gördüm.Burak çok güzel paslar attı.Ancak serdar bildiğimiz serdar olunca bişey çıkmadı paslardan .Poljak konusunda hiç bişey söylemek istemiyorum.Ben bile ondan çok mücadele ederim hiç mi omuz omuza bilmez bu adam.Alper ve Adem çokta iyi değildi.Murat ve Volkan 11 futbolcusu olduğu için onların iyi performansına sevinemeyiz.Sakatlık ve ceza durumlarında zorlanırız gibi gözüküyor.Belki futbolcular lig maçına daha iyi konsantre olurlar diye kendimi de  avutmak istemiyorum.Futbolcu dediğin forma kendisine verilince hazır olduğunu göstermeli bence.Bursanın yedeklerinde gördük bunu.Bence bu maç bize ayaklarımızın yere sağlam basması gerektiğini söylüyor.İlk 11 imiz kaliteli isimlerden kurulu olabilir.Ancak bir burak yılmaz ve Bülent Kocabeyin aynı anda sakatlanması ya da cezalı olması.Ciddi bir ortasaha sıkıntısı yaratabilir takımda.Ümitte bir gol atsa yakışırdı.Ama lig maçlarında izledim.O yüzden formsuz diye kızamayız.
   Birde bursa taraftarı bizim taraftara çok fazla kışkırtmış.Ümite ve ailesinede küfür etmişler.Poliste sanırımı bizim taraftarımıza bulmuş kabahati.Ümitte polislere sert bir şekilde 'sen bursalılara sahip çık,demedikleri kalmadı' gibisinden birşeyler demiş.Kaptana yakışan hareket budur.Teşekkür ederiz kendisine.

3 Eylül 2009 Perşembe

ES-ES li gözüyle A Milli Takım



  Öncelikle şunu belirtmek isterim.Bu ülke topraklarında yaşayan her Türk evladı üzerinde ülkemizin şanlı bayrağını en tepede görmek ister.Özellikle açılım ayağına bizim değerlerimize şehitlerimize saygısızlık yapıldığı şu günlerde,bir milli zafer ilaç gibi olacak.Bunu bütün kalbimizle ve dualarımızla istiyoruz.
  Ancak değinmek istediğim konular milli takımda yanlış giden ve böyle gidecek olursa ülke futboluna daha fazla zarar verecek olan şeyler.Tabiki herkesin tahmin ettiği gibi oyuncu seçimi.3 örnekla başlamak istiyorum.1.si ülke gündemini fazlasıyla meşgul eden ismail köybaşı.Bilindiği gibi antepte parlamıştı.Antepi iyi takip edenler ismailin geçen sene de bu seneki formunda oynadığını,hatta bazı asistleriyle yıldızlaştığını hatırlar.Bir ispanya maçı vardı.Grubumuzun kader maçıydı.Rakip İspanya avrupa şampiyonu.Gerçektende futbol sözcüğü onlar oynamaya başladıktan sonra sözlüğe girdi desek abartmış olmayız.Zaten beyin barça akademisi.Neyse konumuz ispanya değil.O maçta geri de ibrahim üzülmez i sol bekte oynatmıştı Terim.Karşısında oynayan ramos nerdeyse maçın adamı olmuş(tam mevki olarak olmasa da aynı kanattalar) ve rövaşata dahi denemişti maçta.Tamam stoper olarak koydun hakan baltayı.Ama bu çocuk haketmedi mi hocam milli takımı??Sol kanadımın otoban oldu.Xavinin bir pası Ramosa hala aklımda.Ama ismail bjkye gelince birden milli takımın uzun yıllar sol bekini koruyacak.... vs diye yazılan adam oldu.Bjkye gelince bu adam futbol mu öğrendi sevgili fatih terim (!)Kimse de birşey demedi.İbrahim üzülmez yazıldı çizildi.Formda denildi.Artı ismailde bjkye gelince çok çalıştım milli takıma geldim dedi.Fanatik gazeteside bunu manşetten verdi.Yani medya,futbolcu kanıksamış artık durumu.Şikayetçi değil halinden.Almasa bjk bu adamı adam beni niye milli takıma almadın hocam demeyecekti yani.
   2. örnek mustafa sarp.O da eminim şimdi çok mutludur.Çalıştım girdim milli takıma der.Kabullenmiş düzeni.3. örnek ise ilk iki örnekten farklı.Milli sağbekimiz sabri.Genç sabri.Gelecek vadededn büyük yetenek sabri.Tamam kendisi belki vasatın üzerinde bir futbolcu olsun.Ama en iyi halinden bile daha iyi sağbekler var bu ülkede.Sırf çok koştuğu ve gs de oynadığı için bir futbolcuyu milli takıma alamazsın.Şimdi adam Lahmı geçip gol attırdı diyelim.Peki çek cumhuriyetinden yediğimiz 2. gol de o adamı kim kaçırmış buna bakar mısınız??Daha tam hatırlamamakla birlikte Almanya maçında da fazlasıyla hatalı olduğunu hatırlıyorum.Hadi ülkede futbolcu olmasa tamam derim çıkıp oynasın napalım.Ama öyle değil işin aslı.Bizim takımdaki koray bile sabriden daha iyi.Her maçını izlemesem derim ki taraflı gözle bakıyorum.Ama biz bu adamı 3 senedir her hafta izledik neredeyse.Ben direk koray oynasın demiyorum.En iyi o da demiyorum.Ancak sabriden iyi bu kesin.İllaki daha iyilerde var 15 tane süperlig takımında.Ancak bunu araştırmak yerine nasılsa 3 tane takım var ülkede ne gerek var uğraşmaya.İstanbuldan,hatta gazeteden seç oyuncuları..Ne yazıkki güzelim memleketimdeki milli takım bile belediye ye döndü.Kadrolaştı resmen.Yeni gol ÜMİDİMİZ ümit karan da gol krallığı içini iddalı olduğu ve fazlaca gol attığı sene ' değil gol kralı olsam 50 gol atsam alınmam milli takıma 'demişti.Aynı şekilde stuttgartta sakatlıktan önce bomba gibi bir sezon geçiren yıldırayın harcanışı,defansta sıkıntı çekeceğimiz belliyken ibrahim toramanın asla kadroya alınmayışı..vs.. Uzar gider bu.Bunlar herkesin gördüğü gerçekler.Ancak ülkemizin en sağlam kalemleri bile bu durumu kabullendiği için sesini çıkarmıyor.Çıkaramıyor.
     Ancak bizim takımımızda koraylar çoğaldıkça buna sessiz kalacağımızı sanmıyorum.Kötü düzene baş kaldıran hep biz olduk.Yine bu kötü milli takım düzenine de ilerleyen yıllarda çomak sokacağımıza inanıyorum.Tıpkı geçmişte olduğu gibi.İsmail Arcaların Fethilerin bıraktığı bayrağı tekrar birileri devralacak.İşte o zaman bu düzen değişmiş imparatorluk(!) yıkılmış olacak.
  Tekrar belirteyim bu yazıdan milli takımın başarısız olmasını istediğimiz sakın anlaşılmasın.Açılıma inat,bölücülere inat Milli zaferler gelsin.Birlik beraberlik artsın.Yine dökülelim sokaklara brezilyaya,almanyaya koyalım..

1 Eylül 2009 Salı

Eskişehirimizin Düşman İşgalinden Kurtuluşu Kutlu Olsun...



' Eskişehir halkı seçkin özelliklerle bezenmiş bir halktır ' M.Kemal Atatürk
 Şanlı direnişimizin en şanlı direnişlerden birinin yaşandığı kutsal Eskişehir topraklarının kurtuluşu bundan yıllar önce bugün gerçekleşmişti..Hepimize kutlu olsun..Allah o günleri bir daha göstermesin..

31 Ağustos 2009 Pazartesi

4 haftanın genel değerlendirmesi..


    Yazacak onlarca konu var aklımda.En güncel olanından başlamayı uygun gördüm.Bu sene işlerim biraz rast gitti.4 haftada stadda olmayı başardım.Canlı gözle takımı izleme fırsatı buldum.
   Manisa maçından başlayacak olursak genel olarak takıma iyi puan verdik hep birlikte.Çünkü galibiyeti kaçıran taraf olduk.Malum ümitin pozisyonu vs...Ancak o maçta defansımız ve kalemiz bizi biraz korkuttu.Sağda Bülent Ertuğrula anlam veremedik.Neyseki rıza hoca sadece denedi ya da korayın bir rahatsızlığı vardı.Bunu anlayamadın geldik maçtan.Vucko biraz korkuttu bizi.Ama içerideki maçlarda özellikle görevini yaptı.İvesa da aynı şekilde.Bu maçta kadromuz normaldi.Sağbek dışında beklediğimiz takım çıktı karşımıza hemen hemen.Sadece taraftarımız ademi izlemek istedi ancak çok bekleyeceğiz gibi.Gol görmedik ama mutlu döndük manisadan.Sorun yoktu takımda ciddi olarak.
  Ardından bursa karşısına çıktık.Herkes tedirgindi.Neticede geçen sene uefa kapısından dönmüş ciddi bir ekipti bursa.İyi transferler yaptılar hocaları da sağlam biri :). Şehir olarak sevdamızı çok özlemiştik.Manisa maçı kesmemişti.Açıkta bir ESPANA yapmak verken.Yine görevimizi yaptık taraftar olarak.KoreoESES (daha sonra üzerinde ciddi yazılar yazacağız) güzel bir şov düşünmüştü ve nitekim şovda güzel oldu.Takımımız ise maça istekli başladı goller kaçırdık ve bildiğiniz gibi 2-0 öne geçtik.Dedik takım gol atıyor sorun yok.Ancak rahat olamadık bir türlü.Rahat atamadık atkıları havaya.Ardından 2 golde geldi.Defansa güvenmemekte haklıydık.Çok sektiriyordu o dakikaya kadar.Sercanda 2. golde o hareketi yapınca daha kötü olmuştuk.Ancak iddalı hücum hattımız sahneye çıktı ve 3-2 oldu durum.Bu maçta da savunma biraz vasattı.Ama geçer not aldı hem bizden hem otoritelerden.Bursa taraftarı ile girilen meselelere girmek istemiyorum.Daha sonra uzun uzun yazacağız.
  Dışarıdaki ibb maçı ise tarihi tekerrür ettirdi bizlere.Yine olimpiyat yine zevksiz.Herşey zevksizdi.Tek güzel şey o maçta ivesa idi sanırım. Tabiki km tanımayan taraftarımız.Kendisini eleştirenlere ciddi bir yanıt verdi kurtarışlarıyla İvesa.Ordan puanla dönmek güzeldi yinede.
  Son olarak antalya maçı ise hala hafızalarmızda taze.Taraftar bursa maçının üzerine birşeyler daha koyarak gelmişti maça.Stadın içinde o güneşte iftara 1 saat kala açık doluydu neredeyse.Herkes iftarlığını almıştı.Kimse iftar var ne maçı dememişti.Nevaleleri alan koşmuş stada.Ayrı bi sevindik taraftarımız adına tabiki.İftar saati staddaki sessizlik sanırım bir daha yaşanmaz.Maç başında yediğimiz gol etkilemedi bizi.Nitekim golleri atıp galip gelmeyi bildik.Burda herkesin takıldığı önemli bir konu var.Rıza Hocanın 4-2-4 taktiğinide geçip neredeyse 5 hücumcuyla çıkmasıydı.Belki taktik denedi.Belki yönetime msj verdi.Orta saha lazım diye.Ancak bir ademi görmek istedi taraftar.Haksızda değildi.Antalya gibi vasatın altında bir takım bile rahat geçti orta sahamızı.Ancak burdan taktikler saydırmak bize düşmez.Rıza Hoca ders aldık dedi.Bizde iyi o zaman hocam dedik.Tekrar ağzımıza fermuar çektik.
   Şimdi 3.lük bizi fazlasıyla mutlu etti.Neticesinde 2-3 sene öncesine kadar BankAsya da 3. olunca sevinen insanlardık.Eski günlere döneceğiz.Bundan hiç bir ESESLİ nin şüphesi yok.Ancak bu sezon biraz erken.Şimdilik ligin gedikli takımlarından biri olalım.Zaten yukarısı bekliyor bizi.Sivas gibi parlayıp sönmektense sağlam adımlarla kurumsallaşarak tesisleşerek yukarı tırmanalım.Milli maç arasını da takım umarım iyi değerlendirir.Herkes eksikleri biliyor.İnşallah daha güzel günlere..

20 Temmuz 2009 Pazartesi

blogumuz hayırlı olsun...

             Öncelikle herkese merhaba diyorum.Uzun zamandır istediğim ama bir türlü vakit ayıramadığım bir işti blog işi.Birazcık EsEs le alakalı olan ve meşhur olan diğer blogları inceledim.Nasıl yazıyorlar neleri yazıyorlar dikkat etmeye çalıştım.Şimdilik başlamaya uygun olduğumu düşünüyorum..Konumuz hayat..Hayatımızda ESES olduğuna göre konumuz ESESİMİZ..Tabiki içerik olarak başta milli takımımız olmak üzere,ülke futbolu,avrupa ve dünya futbolu,tenisde de yazmaya çalışacağız.Umarım başarırız ve mahcup olmadan hallederiz.
          Blogumuzun adının nerden geldiğini ise ESES tribünlerini yakından takip eden,ESES aşığı olan herkes tahmin eder.Haydı söyle isimli tezahürattan çaldık.Bunun nedeni de 10 larca tezahürat açısından beni en çok etkileyeni bu olmuştur.Küçüklüğümde ilk kızılcıklıya girdiğim zamanlarda konserde söylemiştik bunu.Şimdi düşünüyorumda bu tezahürat kadar cuk oturan bir tezahürat yoktur ESESİMİZE..Çünkü haydi söyle deyince karşıdan açıktakilerin o kadar çok söyleyecek şeyi varkii..Ayderdeki günleri mi anlatsın??Amigo Orhanı mı anlatsın??Bizansa diz çöktürdüğünümü anlatsın??-10 derecelerde doldurduğu stadları mı anlatsın??Sevilla maçını mı anlatsın??Borisin 40 m den gollerini mi anlatsın?? Saymakla bitmez..O yüzden bloga bu ismi verdik.
Tekrar blogumuz hayırlı olsun ve güneşli günlerin habercisi olsun inşallah..